Malta’da İlk Gün
Malta’da İlk Gün Nerelere Gidilir?
Malta’ya ilk kez gelen bir turistin ilk günü, adanın tarihi ve doğal güzelliklerini keşfetmekle başlayacak ve bu durum emin olun tatil bitene kadar sürecektir. Akdeniz’in kalbinde yer alan Malta, büyüleyici manzaraları, tarihi dokusu ve sıcak insanlarıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. İşte bizlerde sizler için bir turistin Malta’daki ilk günü nasıl geçebilir aşağıda açıkladık.
Sabah :
- Valletta’da Başlangıç
İlk durağınızın sabahın erken saatlerinde Valletta’ya, yani Malta’nın başkentine varış olduğunu düşünerek güne başladığınızı varsayalım. Şehrin dar sokaklarında yürüyerek güne başlamak, Malta’nın tarihi atmosferini hemen hissettireceği için kendinizi zamanda yolculuk yaparak geçmişe gitmiş gibi hissettirecektir.
Buradaki ilk durak, Upper Barrakka Bahçeleri olabilir. Bu güzel bahçelerden, Grand Harbour’un muhteşem manzarası eşliğinde güne merhaba diyebilirsiniz. Sabahın serinliğinde, Akdeniz’in mavi sularına karşı kahve içmek harika bir başlangıç olacaktır.
- Tarihi Keşif
Kahvaltıdan sonra, Valletta’nın kalbindeki Aziz John Katedrali ziyaret edebilisiniz. Barok mimarisi ve Caravaggio’nun ünlü tablolarıyla süslü bu katedral, Malta’nın dini ve sanatsal mirasını gözler önüne serer. Ardından, Büyük Usta Sarayı’nı gezmek, Malta’nın tarihine daha yakından tanıma ve bakma fırsatı sunacaktır. Bu sarayın zengin süslemeleri ve zırh koleksiyonları, şehrin şövalyeler dönemine ışık tutmaktadır.
Öğle :
- Valletta’nın Sokakları ve Öğle Yemeği
Tarihi keşiflerin ardından, Valletta’nın sokaklarında durmadan yürüyüşe devam edeceksiniz. Şehrin mimari dokusu ve rengarenk balkonları arasında dolaşmak, adanın kendine özgü havasını hissettireceğinden kendinizi geçmişin etkisinden koparamayacaksınız.
Öğle yemeği için mutlaka yerel bir restoran veya kafe tercih edilmelidir. Pastizzi adlı geleneksel Maltalı börekleri veya deniz mahsulleri ile dolu bir tabak, lezzetli bir öğle yemeği sunar.
Öğleden Sonra :
- Mdina ve Rabat
Valletta’dan kısa bir araba yolculuğuyla, adanın eski başkenti Mdina’ya ulaşabilirsiniz. Mdina, dar ve dolambaçlı sokakları, sessiz atmosferi ve tarihi yapıları ile ünlü bir yerdir. Mdina’nın surlarında yürüyüş yapmak ve şehrin sakinliğini hissetmek, adanın tarihi ve kültürel derinliğini keşfetmek için mükemmel bir fırsattır. Mdina’nın hemen dışında bulunan Rabat’ta, Aziz Paul’un Mağarası ve Aziz Agatha’nın Katakompları ziyaret edilebilecek ünlü yerlerden bazılarıdır. Bu yerler, Malta’nın Hristiyanlık tarihine dair önemli ipuçları sunar.
Akşamüstü :
- Dingli Uçurumları ve Denizin Tadını Çıkarmak
Rabat’tan kısa bir mesafede yer alan Dingli Uçurumları, Malta’nın en yüksek noktalarından biridir. Akşamüstü buraya varmak, denizin ve uçurumların oluşturduğu büyüleyici manzarayı görmek için en uygun zamandır. Dingli Uçurumları’nda kısa bir yürüyüş ve fotoğraf molasının ardından, denize girmek isteyenler için Golden Bay veya Mellieħa Koyu gibi güzel plajlardan birine gitmeleri tavsiye edilmektedir. Akdeniz’in sıcak sularında yüzmek ve güneşin tadını çıkarmak, ilk günün yorgunluğunu alacaktır.
Akşam :
- Marsaxlokk’ta Akşam Yemeği
Akşam yemeği için Marsaxlokk balıkçı köyü ideal bir tercihtir. Renkli balıkçı tekneleri ve deniz kenarındaki restoranları ile ünlü bu köyde, taze deniz ürünlerinden oluşan bir akşam yemeği yemek unutulmaz bir deneyim sunar. Lampuki balığı ve yerel şaraplar eşliğinde yenen yemek, Malta’nın gastronomik zenginliğini keşfetme fırsatı vermektedir.
Gece:
- Valletta’ya Dönüş ve Gece Yürüyüşü
Günün sonunda Valletta’ya döndüğünüzde şehirde kesinlikle kısa bir gece yürüyüşü yapılmalıdır. Valletta’nın tarihi sokakları ve aydınlatılmış binaları, gece ayrı bir güzellik sunduğu için mutlaka deneyimlenmelidir. Republic Street ve Merchant Street boyunca yürüyerek, günün yorgunluğunu atarken, şehrin gece atmosferinin tadı çıkarmanızı sağlayacaktır.
Malta’da ilk gün, tarihi ve doğal güzelliklerin keşfi ile dolu bir maceradır. Adanın zengin kültürel mirası ve sıcak Akdeniz atmosferi, ziyaretçilere unutulmaz anılar bırakmaktadır.
Malta Görülmeye Değer Yerler
Malta’da geçirdiğiniz ilk günün ardından sizler bekleyen birbirinden harika görülmeyi bekleyen yerler aşağıdaki gibidir;
İşte Malta'da gezilecek yerler
1. Valletta
Malta'nın başkenti Valletta, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bir şehirdir. Barok mimarisi, tarihi binaları ve müzeleriyle ziyaretçileri büyüler.
- Aziz John Katedrali
- Büyük Usta Sarayı
- Upper Barrakka Bahçeleri
2. Mdina
Malta'nın eski başkenti olan Mdina, "Sessiz Şehir" olarak bilinir ve dar sokakları, tarihi binaları ile ziyaretçileri büyüler.
- Mdina Katedrali
- Mdina Surları
3. Rabat
Mdina'nın hemen dışında yer alan Rabat, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir bölgedir.
- Aziz Paul Mağarası
- Aziz Agatha Katakompları
4. Marsaxlokk
Bu pitoresk balıkçı köyü, renkli tekneleri (luzzu) ve taze deniz ürünleriyle ünlüdür.
- Marsaxlokk Pazarı
- Saint Peter's Pool
5. Gozo Adası
Malta'nın ikinci büyük adası olan Gozo, doğal güzellikleri ve tarihi yerleri ile ünlüdür.
- Victoria
- Azure Penceresi: Doğal bir kemer olan bu yer, Gozo'nun simgelerindendi, ancak ne yazık ki 2017 yılında çökmüştür. Yine de bölgedeki diğer doğal güzellikler görülmeye değerdir.
- Ggantija Tapınakları: Dünyanın en eski serbest duran taş yapılarından olan bu tapınaklar, MÖ 3600-3200 yıllarına tarihlenir.
6. Comino Adası
Malta ve Gozo arasında yer alan bu küçük ada, doğal güzellikleri ve turkuaz suları ile ünlüdür.
- Blue Lagoon
- Santa Maria Koyu
7. Sliema ve St. Julian's
Modern Malta'nın kalbi olan bu bölgeler, alışveriş merkezleri, restoranlar ve gece hayatı ile ünlüdür.
- Spinola Bay: Sliema ve St. Julian's arasında yer alan bu koy, gece hayatı ve restoranları ile ünlüdür.
- Tigné Point: Modern alışveriş ve yaşam merkezi, aynı zamanda güzel deniz manzaraları sunar.
8. Dingli Uçurumları: Malta'nın en yüksek noktalarından biri olan Dingli Uçurumları, muhteşem manzaralar ve yürüyüş parkurları ile doğa severler için idealdir.
9. Blue Grotto: Zurrieq kasabası yakınlarında yer alan bu doğal deniz mağaraları, tekne turları ve yüzme imkanı ile ünlüdür. Mağaraların içindeki mavi ışık oyunları, büyüleyici bir atmosfer yaratır.
10. Ħal Saflieni Hypogeum
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu yeraltı mezarı, Malta'nın tarih öncesi dönemine dair önemli bilgiler sunar. Taş devri insanlarının yeraltında inşa ettikleri bu yapılar, eşsiz bir arkeolojik zenginlik taşır.
Malta, her köşesi tarih ve doğal güzelliklerle dolu bir adadır. Bu yerler, adanın zengin kültürel mirasını ve eşsiz doğal manzaralarını keşfetmek için ideal duraklardır. Malta’yı ziyaret eden bir turist, bu güzellikleri keşfederek unutulmaz anılar biriktirmektedir.
Benzer blog yazılarımız